Mucize ve Yagma

Amir Orun biyografisi bize Israilli bir sairin icinde yasadigi ülkeye, ülkenin siyasal sorunlarina karsi tepkisinin ipuclarini veriyor ama siiri, yalnizca bu sorunla ilgili degil. Ya da ilgili tabii ama cok dolayli olarak. Siirinin asil atar damarini sancili bir anlama cabasinin olusturdugunu görmemek olanaksiz. Korktugumuz icin labirentten, takilip kaliyoruz caliliga dizesinde söylenenin tersine o labirente girmekten korkmuyor, calilara takilip kalmiyor. En karanlik köselere kadar gidip o köseleri aydinlatacak, hayati yasamaya deger kilacak bir isik bulmaya calisiyor. Varolusu, hayati, ölümü, insani, en önemlisi de kendisini anlamaya calisiyor. Bu anlama cabasinin icine tarihle, politikayla ilgilenmek de giriyorsa, iste bu yüzden giriyor. Tarihle ilgisi kendi bireysel tarihinden baslayarak, ailesini, ülkesini, soyunu ve bütün insanligi kapsayacak sekilde halka halka genisliyor cünkü yanit aradigi önemli temel sorular var Ben kimim, baskalari kim, yasamak nedir, ölüm nedir, en önemlisi de insan denen sey neden böyledir